Kış ayları, soğuk hava ile birlikte çeşitli hastalıkları da beraberinde getiriyor. Mevsimin zorlu  şartlarından etkilenen organlarımızdan biri de gözlerimiz. Kış aylarında kuru, soğuk hava ve rüzgara bağlı olarak göz hastalıklarıyla ilgili şikayetler de artıyor. Göz kuruluğu kışın en çok rastlanan göz hastalıklarından biri.  Kudret Göz İstanbul Başhekimi Op. Dr. Nail Sönmez göz kuruluğu konusunda bilgi verirken, hassas organımız gözlerimizi korumak için de önerilerde bulundu.


Göz Yaşının Gücü!
Kudret Göz İstanbul Başhekimi Op. Dr. Nail Sönmez göz yaşının göz sağlığı için öneminin altını çizerek, göz kuruluğunun belirtileri konusunda bilgi verdi:  “Gözlerimiz sadece ağladığımızda ya da dışarıdan yabancı bir cismin girmesi gibi reflekse bağlı olarak göz yaşı salgılamaz. Sağlıklı bir göz düzenli ve sabit düzeyde göz yaşı üretir. Bu göz yaşı salımı gözün nemli kalmasını sağlayarak, göz kapaklarının rahat hareket etmesini sağlar. Göz yaşı olarak adlandırdığımız sıvı gözün  ön bölümü olan kornea tabakasının tahrişini önler. Ayrıca göz yaşı gözlerimizin güvenlik görevlileridir. Göze giren toz ve yabancı maddelerin dışa atılmasını sağladığı gibi bazı mikropları öldürür.  Gözlerin oksijen alma ve beslenme görevini de yürütür. Gözlerimiz için bu kadar faydalı olan bu salgının normalden az üretilmesi ya da kalitesinin bozulması gözlerde batma, yanma, kızarıklık, kaşıntı, yaşarma, iplik iplik yapışkan bir akıntı, kontak lens kullanmada zorluk  gibi şikayetlere yol açabilir.”

Soğuk Hava ve Rüzgar Gözleri Tehdit Ediyor!
Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Nail Sönmez kış aylarında göz kuruluğu şikayetlerinin arttığına dikkat çekti:  “Mevsimsel değişikliklere bağlı ya da klimalı havalandırma sistemlerinin yol açtığı kuru hava, aralıksız  bilgisayar ekranına bakmak, kontakt lens kullanımı, uzun süre araç kullanmak, sigara kullanımı ve alerjiler göz kuruluğuna yol açan faktörlerin başında gelir. Kış aylarında artan hava kirliliği, kuru, soğuk hava ve rüzgar dış mekanlarda gözlerimizi tehdit ederken kapalı ortamlardaki ısıtma sistemlerinden kaynaklı nem kaybı da göz kuruluğuna davetiye çıkarıyor. Göz kuruluğu, her yaşta görülmekle birlikte, yaşlılıkta daha çok ortaya çıkar. Bunun nedeni yaşla birlikte gözyaşı üretiminin azalmasıdır. Hem kadınlarda, hem erkeklerde şikayete yol açan bu hastalık,  kadınlarda özellikle menopoz sonrasında daha sık görülür. Kalp hastalıkları, diyabet, göz tansiyonu, bazı romatizmal rahatsızlıklar ve kullanılan bazı ilaçlar da göz kuruluğuna neden olmaktadır. Ayrıca yetersiz beslenme durumlarında A vitamini eksiliğine bağlı olarak ortaya çıkabilir.”


Göz Kuruluğu Kalıcı Hasara Yol Açabilir!
Kudret Göz İstanbul Başhekimi Op. Dr. Nail Sönmez göz kuruluğunun korneada kalıcı hasarlara yol açabileceği konusunda uyardı: “Her hastalıkta olduğu gibi göz kuruluğunda da erken teşhis ve tedavi önemlidir. Tedavi geciktirildiği sürece şikayetler artarak devam edecektir. Yetersiz göz yaşı, göz kapağı hareketlerini zorlaştırarak sürtünmeye yol açar. Gözün en önünde bulunan saydam kornea tabakasının sinirlerinde kalıcı hasarlara yol açabilir. Yetersiz göz yaşı gözümüz için yetersiz muhafız demektir. Herhangi bir şikayette uzman bir göz hastalıkları doktoruna başvurmak gerekir. Gerekli muayene ve testler sonucunda tedavi planı çizilecektir. Öncelikle göz kuruluğuna neden olan faktörlerin saptanarak ortadan kaldırılması gerekir. Bu noktada hastaya büyük görev düşmektedir. Hasta alışkanlıkları, yaşam biçimi varsa kullandığı ilaçlar konusunda doktoruna tam ve eksiksiz bilgi vermelidir.”


Göz Kuruluğundan Korunmak İçin Öneriler!
Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Nail Sönmez,  göz kuruluğundan korunmak için şu önerilerde bulundu;

Özellikle bilgisayar karşısında, masa başında çalışanlar göz kuruluğu riski altındadır. Göz ekrana dikkatlice odaklandığı sürece göz kırpma refleksini daha az yerine getirir. Kısa molalar vererek  bunun önüne geçebilirsiniz. Gözlerinizi kapatarak 1-2 dakika dinlendirin. Yoğun bir şekilde çalıştığınız için işinize odaklanıp unutuyorsanız, bilgisayarınıza kuracağınız hatırlatmalar işinize yarayacaktır.

Kış aylarında ısıtma sistemleri hava kuruluğuna neden olur. Eviniz ya da iş yerinizin havasını nemlendirin. Bir kap içerisine koyacağınız su ile bulunduğunuz odanın nem düzeyini arttırabilirsiniz.

 Evinizi hava kirliliğinin yoğun olmadığı saatlerde havalandırmaya özen gösterin. Evinizi havalandırırken taşıt trafiğinin yoğun olduğu, fabrika, iş yerlerinin aktif olduğu saatleri tercih etmeyin.

Her organımız gibi gözlerimiz için de su hayati önem taşıyor. Vücudumuzun ihtiyaç duyduğu miktarda suyu tüketmediğimizde gözlerimiz de yeterli miktarda sıvı üretemiyor. Günde en az 2 litre su tüketin.

Kontakt lens kullanımı göz kuruluğu şikayetine neden olan başlıca faktörlerden biri. Doktorunuza başvurursanız göz kuruluğunun giderilmesi için size uygun göz damlası verecektir.

Kışın güneş gözlüğü kullanımı güneşten gelen zararlı ışınlardan koruduğu gibi rüzgara karşı da etkili bir çözüm olacaktır.  
Unutmayın, bu blog yazıları sadece bilgilendirme amacı taşımaktadır. Eğer tıbbi bir endişeniz veya sorunuz bulunuyorsa, lütfen bir doktora danışınız.